Gercekten Turkiyede bazi kesimlerin planlama ve organizasyonda gosterdikleri basariya sasiyorum.
Ogrenciler haksizmi degiller. Zaten sinav stresi vs vs haliyle saat farki unutulabilir.
Ne vardi 1 gun sonra 1 gun onceye alinsa sinav tarihi. Olmaz cunku oyle olursa;
POLEMIK CIKMAZ !!!!

———————————–
27 Mart’ta yapılması planlanan yaz saati uygulaması, aynı gün yapılacak Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) girecek öğrencileri olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle tepkilere neden oldu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla yaz saati uygulamasına geçilmesi için hazırladığı kararname taslağını Bakanlar Kurulu’na sundu. Buna göre, saatlerin 27 Mart 2011 Pazar günü saat 03.00’ten itibaren bir saat ileri alınması, 30 Ekim 2011 tarihinde de 04.00’den itibaren bir saat geri alınması planlanıyor.

Yaz saati uygulamasının başlayacağı 27 Mart tarihi, YGS sınavına denk gelmesi nedeniyle bazı kesimlerin itirazına neden oldu.
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan, saatlerin ileri alınması uygulamasının YGS ile aynı tarihte olmasının çok ciddi sorunlara yol açabileceğini belirtti.

Yaz saati uygulaması kesinleşmeden önce YGS ile aynı tarihte yapılmasının bir kez daha değerlendirilmesi gerektiğini dile getiren Gülan, şunları söyledi:

“Saatlerin 27 Mart’ta ileri alınmasına kesinlikle karşıyız. Çünkü, saatlerin alındığı gecenin sabahında 1,5 milyona yakın öğrenci, hayatlarının belki de en önemli sınavına girecek. Tüm öğrenciler tek tek aranıp saat değişikliği konusunda uyarılsa bile mutlaka sorunlar yaşanacak. Saatlerin ileri alınması bir tek öğrencinin bile başarısını etkilerse, bunun vebalini kim ödeyecek. Öğrencilerin uyku saatleri, kahvaltı saatleri olumsuz etkilenecek. Saatler değiştiği zaman insan vücudu neredeyse 1 hafta kendisini yeni duruma göre ayarlayamıyor. Saat değişikliğinin sınav ile aynı güne denk gelmesi nedeniyle bir tek sorun yaşansa bile felaket olur. Öğrencilerin hayatıyla kumar oynanmaz. Hiçbir sorun çıkmasa sadece öğrencilerin yaşayacağı stres bile olumsuzlukları beraberinde getirecektir.”

Uluslararası alanda saat değişikliği yapılması durumunda ülke içinde saatlerin ileri alınmasının aynı gün saat 15.00’ten sonra yapılması önerisinde bulunan Gülan, “Teknik olarak mümkünse uluslararası alanda entegrasyon sağlansın, ama saat değişikliğinin ülke içinde uygulanması 27 Mart pazar günü saat 15.00’ten sonra yapılsın. Ya saatlerin ileri alınması sınav sonuna ertelensin, ya da ÖSYM sınav tarihini değiştirsin” dedi.

“UYKULULUK HALİ BAŞARIYI OLUMSUZ ETKİLER”

Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli Psikiyatri Uzmanı Dr. Suat Sabri Aslan da, saatlerin geri veya ileri alınmasının, ergenlik dönemindeki gençler için hayatlarının en önemli sınavına girme hazırlığındayken stres oluşturacağını kaydetti.

Stresin sınav başarısını olumsuz etkileyeceğini dile getiren Aslan, saat değişikliğinin ayrıca insanın biyolojik ritmi açısından da sorunlara neden olabileceğini ifade etti.

Aslında saattin sembolik olduğunu, insanların biyolojik ritmlerinin önemli olduğunu anlatan Aslan, şu bilgileri verdi:
“Saatlerin ileri veya geri alınması, insanların biyolojik ritmini etkiler. Her zamankinden erken veya geç uyanan, işlerini her zamankinden erken veya geç yapmaları uykululuk haline neden olur. Bu durum, biyolojik ritmin değişmesine neden olur. Biyolojik ritmin değişmesi, öğrencilerin reaksiyon gösterme hızlı karar verme, problem çözme ve heyecan gibi yetilerini olumsuz etkiler. Üniversite adayı gençlerin, belki de hayatlarındaki en önemli sınav öncesi bu tür sorunlar yaşamaları başarıyı azaltır. Saat değişiklikleri yapılırken bunların mutlaka göz önünde bulundurulması gerekir.”
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/17048544.asp?gid=373